Allâme’nin en büyük özelliklerinden biri Batı edebiyat ve felsefesini de mükemmel derecede bilmesiydi. Prof. Monteni, Bernand Russell, İbrahim Süleyman ve Şerif Süheymat, Prof. Yang, R. Garaudy, Allal al-Fassî, M. Abdusselam gibi birçok önemli düşünürle irtibat halindeydi.
Yazarın doğu ve batı felsefesine ve edebiyatına hâkim olması onun daha geniş kitlelere hitap etmesini sağlamıştır.
“Peygamber-i Ekrem (s.a.a.)’in torunu, İmam Ali ve Hz. Fatıma’nın (Allah’ın selamı onlara olsun) oğlu İmam Hüseyin’in hedefi, hareketinin ilk aşamasında bizzat kendi tarafından açıklanmıştır. Nitekim kardeşi Muhammed-i Hanefiyye’ye bıraktığı vasiyetinde “Ben azgınlık, bozgunculuk yapmak için değil, ceddim Muhammed (s.a.a.)’in dinini ıslah için kıyam ediyorum” demiştir.
İmam Hüseyin (a.s.) tüm insanlığa şu şekilde seslenmiştir:
“Eğer dininiz yoksa ve ahiret hayatına inanmıyorsanız bari dünyanızda hür insanlar olun.”